NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’T-TEFSİR

<< 2684 >>

قوله تعالى ليس لك من الأمر شيء

67- "Senin Elinde Yapacak Bir Şey Yok ... " (AI-i imran 128)

 

أنا إسحاق بن إبراهيم أنا عبد الرزاق نا معمر عن الزهري عن سالم عن أبيه أنه سمع رسول الله صلى الله عليه وسلم يكبر حين يرفع رأسه في صلاة الصبح من الركعة الأخيرة يقول اللهم العن فلانا وفلانا دعا على ناس من المنافقين فأنزل الله عز وجل { ليس لك من الأمر شيء أو يتوب عليهم أو يعذبهم فإنهم ظالمون }

 

[-: 11009 :-] Salim, babasından (ibn Ömer'den) bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), sabah namazının ikinci re katında rükudan başını kaldırınca münafıklardan bazılarına şöyle beddua ettiğini duydum: "Allahım! Filana ve filana lanet et." Bunun üzerine, Yüce Allah: "Senin elinde yapacak bir şey yok. Allah ya onların tövbesini kabul eder ya da onlara azap eder. Çünkü onlar, zalimlerdir" ayetini indirdi.

 

Tuhfe: 6940

669'da tahrici geçmişti.

 

 

أنا عمرو بن الحارث نا محبوب بن موسى أنا بن المبارك عن معمر عن الزهري قال حدثني سالم عن أبيه أنه سمع رسول الله صلى الله عليه وسلم إذا رفع رأسه من الركوع في الركعة الأخيرة من الفجر يقول اللهم العن فلانا وفلانا بعدما يقول سمع الله لمن حمده ربنا ولك الحمد فأنزل الله تبارك وتعالى { ليس لك من الأمر شيء أو يتوب عليهم أو يعذبهم فإنهم ظالمون }

 

[-: 11010 :-] ibn Ömer'in naklettiğine göre Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sabah namazının ikinci rekatında rükudan başını kaldırınca "Semi'allahu limen hamideh, Rabbena ve-Ieke'l-hamd" dedikten sonra şöyle beddua ettiğini duydum: ''Allahım, filana ve filana lanet et!" Bunun üzerine, Yüce Allah: "Senin elinde yapacak bir şey yok. Allah ya onların tövbesini kabul eder ya da onlara azap eder. Çünkü onlar, zalimlerdir" ayetini indirdi.

 

Tuhfe: 6940

669'da tahrici geçmişti.

 

 

أنا علي بن حجر أنا إسماعيل بن إبراهيم عن حميد عن أنس وأنا محمد بن المثنى عن خالد نا حميد قال قال أنس كسرت رباعية رسول الله صلى الله عليه وسلم يوم أحد وشج فجعل الدم يسيل على وجهه ومسح الدم عن وجهه ويقول كيف يفلح قوم خضبوا وجه نبيهم وهو يدعوهم إلى الإسلام فأنزل الله تبارك وتعالى { ليس لك من الأمر شيء أو يتوب عليهم أو يعذبهم فإنهم ظالمون } اللفظ لخالد

 

[-: 11011 :-] Enes bildiriyor: Uhud günü Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in azı dişi kırıldı ve başı yarıldı. Yüzüne kan akmaya başlayınca yüzündeki kanı silip: "Kendilerini İslam'a davet eden peygamberlerinin yüzünü kanatan bir topluluk nasıl felah bulur?" deyince, Yüce Allah: "Senin elinde yapacak bir şey yok. Allah ya onların tövbesini kabul eder ya da onlara azap eder. Çünkü onlar, zalimlerdir" ayetini indirdi.      Lafız Halid'indir.

 

Tuhfe: 573, 642

 

Diğer tahric: Müslim (1791); İbn Mace (4027); Tirmizi (3002, 3003); Ahmed, Müsned (11956); İbn Hibban (6574).

 

 

قوله تعالى والذين إذا فعلوا فاحشة أو ظلموا أنفسهم ذكروا الله فاستغفروا لذنوبهم ومن يغفر الذنوب إلا الله

68- "Onlar Fena Bir Şey Yaptıklarında veya Kendilerine Zulmettiklerinde Allah'ı Anarlar, Günahlarının Bağışlanmasını Dilerler. Günahları Allah'tan Başka Bağışlayan Kim Vardır?" (AI-i imran 135)

 

أنا قتيبة بن سعيد نا أبو عوانة عن عثمان بن المغيرة عن علي بن ربيعة عن أسماء بن الحكم الفزاري قال سمعت عليا رضى الله تعالى عنه يقول إني كنت رجلا إذا سمعت من رسول الله صلى الله عليه وسلم حديثا ينفعني الله منه بما شاء أن ينفعني فإذا حدثني رجل من أصحابه استحلفته فإذا حلف لي صدقته حدثني أبو بكر وصدق أبو بكر رضى الله تعالى عنه قال سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول ما من رجل يذنب ذنبا ثم يقوم فيتطهر فيحسن الطهور ثم يستغفر الله تبارك وتعالى إلا غفر له ثم قرأ هذه الآية { والذين إذا فعلوا فاحشة أو ظلموا أنفسهم } إلى آخر الآية

 

[-: 11012 :-] Hz. Ali der ki: Ben, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den bir hadis işittiğim zaman, Allah dilediği kadar beni o hadisten yararlandırırdı. Başkası ondan bana hadis rivayet ettiği zaman rivayet edene yemin teklif ederdim. Yemin ettiği zaman onu tasdik ederdim. Ebu Bekr bana bir hadis rivayet etti. Ebu Bekr doğru söyledi. Dedi ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bir günah işleyen hiç bir kimse yoktur ki, günah işledikten sonra güzelce abdest alır, sonra iki rek'at namaz kılar ve günahının mağfiretini Allah'tan dilerse, muhakkak ki Allah onu affeder" buyurduktan sonra şu ayeti okudu: "Onlar fena bir şey yaptıklarında veya kendilerine zulmettiklerinde Allah'ı anarlar, günahlarının bağışlanmasını dilerler. Günahları Allah'tan başka bağışlayan kim vardır? Onlar, yaptıklarında bile bile direnmezler."

 

Tuhfe: 6610

1017S'te tahrici geçmişti.